Vaginismus Nedir?

Vajinismus vajinanın kasılması anlamına gelir. Cinsel birleşme denemeleri sırasında, kadının vücudunda geliştirdiği istemsiz kasılmalar ile cinsel ilişkiye girememe durumudur. Vajinismus düşüncede başlar, beynin vajinaya verdiği kasıl komutu ile beden üzerinde devam eder.% 98 oranında fiziksel bir nedeni olmayan, psikolojik kaynaklı bir cinsel işlev bozukluğudur. Kadın, kafasında cinsel birleşmeye dair kötü, kâbus gibi senaryolar kurar. Vajina esnek bir yapıya sahip olup, bir bebeğin kafasının geçebileceği kadar esneyebilme özelliğine sahip olduğu halde bazı kadınlar vajinasının çok dar, normal insanlardan farklı, sımsıkı kapalı olduğunu, ilişkiye girdiği taktirde canının çok acıyacağını, tıbbi müdahale gerektiren sorunlar yaşayacağını kurgular ve bu gerçek dışı varsayımlar vajinismusa sebep olur. Olumsuz kurguların etkisindeki zihin, bedende korku ve kaygı ile kasılmalara sebep olur. Kasılmalar yalnızca vajina çevresinde olabileceği gibi bacaklar bel ve tüm gövdeyi kapsayacak kadar geniş bir alanda da görülebilir. Kasılmalardan dolayı vajina sertleşip daralarak birleşmeyi imkânsız hale getirir. Bu durumda kadınlar sıklıkla eşini itekleyip kendinden uzaklaştırarak ortamı terk ederler. Ardından yetersizlik, beceriksizlik, başarısızlık ve suçluluk duyguları ile büyük üzüntüler yaşarlar. Her birleşme denemesinde tekrar eden bu sorunlar eşler arasında soğukluğa, tartışmalara, suçlamalara ve birbirlerinden uzaklaşmaya neden olarak evlilik ilişkisinde genel bir bozulmaya yol açar. Vajinismusa sebep olan kaygı ve korkuların kaynağında, yanlış ve eksik bilgilendirilme, cinselliğin ayıp, pis, kötü olarak empoze edilmesi, abartılı ilk gece hikâyeleri olabileceği gibi; kızlık zarına atfedilen değerlilik ve bu değerliliği yitirmemek için ilişkiye direnme; ya da güçsüz kadın kimliğinden, erkek şiddetinden, gebelikten korunmaya çalışma düşünceleri olabilir. Ülkemizde vajinismus her 10 kadından 1’ inde görülen, oldukça yaygın bir sorundur. Tedavisi cinsel terapi ile % 1oo mümkündür. Tedavide üzerinde çalışılacak olan odak vajina değil, zihindeki korku ve kaygılardır. Bu nedenle kızlık zarının ameliyatla alınması gibi vajinaya yapılacak müdahaleler gereksiz ve anlamsızdır. Öncelikle korku ve kaygılar kontrol altına alınır, ardından beden, bedendeki kasılmalar kontrol altına alınır. Tedavideki hedef yalnızca cinsel birleşmeyi mümkün kılmak değil aynı zamanda cinsel doyuma ulaşmayı da mümkün kılacak bir ilişki yaşanmasıdır. Çünkü cinsellik karşılıklı haz alışverişi ve sevginin paylaşımıdır.