Boş Yuva Sendromu Nedir?

BOŞ YUVA SENDROMU Çocukları, eğitim, askerlik, evlilik, iş nedeniyle şehir değişikliği gibi sebeplerle evden ayrıldığında, anne –babaların yaşadığı boşluk- hüzün duygusu ‘ Boş Yuva Sendromu’ olarak tanımlanmaktadır. Annelik, birçok kadının en fazla öne çıkan rolüdür. Bazı anneler kendilerini yıllarca çocuklarına adarlar. Kendi bireysel ihtiyaçlarını, sosyal yaşamlarını, arkadaş ilişkilerini, eşiyle ilişkisini ihmal ederek çocuklarına odaklanırlar. Çocukları adeta onların yaşam amacı haline gelir. Ancak, çocuklar artık anne- babalarına ihtiyaç duymayacak kadar büyüyüp kendi yaşamlarını kurarak evden ayrıldığında, ebeveynleri yaşam amaçlarını kaybetmiş gibi hissederek bir boşluk içine düşerler. Ardından yas, depresyon, kaygılar ve amaçsızlık gibi sorunlar yaşayabilirler.

EN SIK KİMLERDE GÖRÜLÜR?
- Çocuklarına aşırı şekilde bağlı, bağımlı kişilerde,
- Tüm enerji, zaman yatırımını çocukları üzerine kuran kişilerde,
- Kendine vakit ayırmayı bilmeyen kişilerde,
- Uğraşı, hobisi olmayanlarda,
- Sosyal ilişkileri zayıf olanlarda,
- Eşiyle ilişkisinde problemleri olup, eşine yabancılaşmış kişilerde daha sık görülmektedir.

Çocuklar evden ayrıldığında artık evdeki düzen eskisi gibi olmayacak. Pazar kahvaltıları, akşam yemekleri daha sessiz sakin geçecek mesela. Yani, genel düzende ve alışkanlıklarda farklılık olacak. Bu yeni duruma alışma sürecinde üzüntü yaşamak, zaman zaman ağlamak, belli bir süre normaldir. Ancak bu hüzün duygusu, boşluk ve amaçsızlık haftalarca aylarca devam ediyorsa psikolojik destek almanın zamanı gelmiş demektir.

BOŞ YUVA SENDROMU YAŞAMAMAK İÇİN NE YAPMALI ?

Ebeveynlerin ‘Boş Yuva Sendromu’ yaşamaması için, çocuklarına odaklı yaşamak yerine kendilerine zaman ayırarak dengeyi tutturması çok önemli. Çocukların evden ayrılarak kendi yaşamlarını kurma sürecinin, yaşamın vazgeçilmez, normal bir parçası olduğunu unutmamak gerekli. Ebeveynler, bu dönemi, fırsata çevirerek kendilerini ödüllendirme dönemi olarak da görebilirler. Yıllardır çocuklarını en iyi şekilde yetiştirmek adına çok emek verdiler, fedakârlık yaptılar, yoruldular ve amaçlarına ulaştılar; çocukları kendi yaşamlarını kuracak olgunluğa ve beceriye erişti. Artık ebeveynlerin başarılarını kutlama ve kendilerini ödüllendirme zamanı! Başarınızın keyfini çıkarın! Şimdiye kadar fırsat bulamadığınız için yapamadığınız ertelediğiniz ne varsa yapabilirsiniz. Yeni hobiler, etkinlikler, geziler, eğitimler, arkadaş buluşmaları, akraba ziyaretleri, sosyal sorumluluk projelerinde görev almak gibi… Yurtdışında, çocukları evden ayrılmış 2000 çift ile yapılan ankette çiftler, aylık gelirlerinin arttığını, arkadaş sayılarının arttığını, yeni hobiler edindiklerini ifade etmişler. Görülüyor ki bu durumu dramatik hale getirmek de avantaja çevirmek de mümkün. Bahsedilen önerileri uygulayacak gücü kendinde bulamayan ya da denediği halde duygularında olumlu değişimler hissetmeyen kişiler psikolojik destek alarak sorunun üstesinden gelebilirler.